25 Şubat 2016 Perşembe

TARDİGRAD



Dünyanın En Güçlü Canlısı Tardigradlar




Tardigradlar o kadar dayanıklıdırlar ki en uç ortamlarda sıkıntı çekmeden canlı kalabilirler. Uzun süredir dünya üzerinde bulunan bu ilginç canlılar bilimin oldukça ilgisini çekmektedir.Tardigradlar -ayrıca su ayıları ya da yosun domuzcukları diye de bilinir. İlk kez 1773 yılında Alman papaz Goeze tarafından tespit edilmiştir. Yavaş adımlılar anlamına gelen tardigrada ismini biolojist Lazzaro Spallanzi vermiştir. 4 çift kısa ayağı bulunan, omurgasız, solunum organı olmayan genellikle sulu ortamlarda yaşayan mikroskobik canlılardır. Bir iğne ucuna oldukça fazla tardigrad sığabilir. Tardigradlar aşırı derecede uç ortamlarda yaşarlar. Kaynar sudan iyonlaştırıcı radyasyona, buzulların içerisinden vakumsuz uzay ortamına ve okyanusun en dip noktalarında dahi canlı bir şekilde bulunabilirler.
Günümüzde, Tardigrada şubesine bağlı 1000 farklı Tardigrad türü tanımlanmış bulunmakta. Yemek veya su  olmadan 10 yıldan fazla yaşayabilir ve çok az suyun bulunduğu kurak ortamlara adapte olup nesillerini sürdürebilirler. O kadar çok fazladırlar ki vücudumuzda bile oldukça kalabalıklardır. Tardigradların soyu dinozorların öncesindeki zamana kadar uzanıyor. O kadar dayanıklıdırlar ki dinozorları bile yok eden doğal afette dahil beş büyük doğal afetten sağ çıkmışlardır.Aslında Tardigrad’lar aktif olarak hayatta kalmıyorlar. Onun yerine Cryptobiosis (Kriptobiosis) adı verilen yarı ölü evreye geçiyorlar. Kış uykusuna benzer bu evrede, metabolizma hızı neredeyse sıfırlanıyor. Cryptobiosis evresinde en belirgin değişikliklerden biri ise programlı su kaybı. Tardigrad’lar hücrelerindeki suyu atarak, olası kristallenmeleri önlüyor. Bu direnç mekanizmasına da Cryobiosis adı veriliyor. Su kaybı, radyasyon direncinde de rol alıyor. Bu konu ile ilgili çalışmalar sürse de, temel direncin, vücutlarındaki düşük seviye sudan geldiği öne sürülüyor. Tardigrad’ların bu “hayatta kalma becerilerini” diğer organizmalara da uygulanmasını sağlayabilir. Nitekim, 2004 yılında bu konu ile ilgili gerçekleştirilen çalışmalar, aşı teknolojilerinde bazı gelişmeleri sağlamış bile. Cryptobiosis özelliği ile, bazı patojenleri öldürmeden kurutmak mümkün. Bu sayede, aşının içeriğindeki “zayıflatılmış organizmalar” kuru şekilde saklanabiliyor. Ayrıca uzay yolculuklarında dondurarak uyutma işlemi mümkün olabilir.

18 Şubat 2016 Perşembe

Coca-cola Hakkında Bilinmeyenler



Kola; karamel ile renklendirilen, şekerli veya tatlandırıcılı, kafein içeren, alkolsüz, sodalı bir içecektir. Botanikte Cola acuminata olarak geçen ağacın meyveleri ve onun meşrubat olarak kullanılan haline verilen isimdir. Coca-Cola, Amerika Birleşik Devletleri kökenli, karamelize şekerle tatlandırılmış, alkolsüz içecek markası olarak bilinir. Coca-Cola ve çeşitli alkolsüz içecek markalarının sahibi, merkezi ABD'nin Georgia Eyaleti'nde, Atlanta şehrinde bulunan çok uluslu şirket The Coca-Cola Company'dir. 1886'da kurulan şirketin hisseleri, New York Borsası'nda KO kısaltması ile işlem görür.II. Dünya Savaşı'ndan sonra Amerikan yaşam tarzının bir simgesi olarak önce Avrupa'da, ardından tüm dünyada yaygın reklam kampanyaları ile büyük pazar payı kazanmıştır. Soğuk Savaş ardından eski Sovyetler Birliği topraklarında ve Doğu Avrupa'da üretim ve satışa başladı, bu bölgelerde de alkolsüz içecek pazarında güçlü duruma geldi. Yönetim Kurulu Başkanı (CEO) Türk işadamı Muhtar Kent'tir. Gıda sektöründeki gelişmeleri takip eden Beverage Digest adlı araştırma şirketine göre Coca Cola ve PepsiCo, gazlı içecek pazarının yaklaşık yüzde 90'ında paya sahip bulunuyor. Her iki şirkette içeceklerin lezzetinde bir değişiklik farkedilmeyeceğinin altını çiziyor.Coca-Cola formülü, oldukça gizli bir formülüdür. Şirket, formülü özenle saklanan ticari sır olarak sunar ve sadece özellikle yöneticilerin içinde bulunduğu birkaç çalışan tarafından bilinir.Yayınlanan türleri içinde şeker ve yüksek miktarda fruktoz mısır şurubu, karamel boyası, kafein, fosforik asit, kokain ağacı yağı, kola cevizi, limon yağı, vanilya ve gliserin bulunduğunu söylerler. Sözü edilen şurup tarifi büyük oranda değişir. Coca-cola'nın temel kola lezzeti ve rakip kola içecekleri temel olarak vanilya ve tarçından gelir; çeşitli markalar arasında ayırt edici tatlar, portakal, misket limonu, limon ve küçük Hindistan cevizi türü baharatlar gibi belirtilerin sonucudur. Bazı doğal kolalar ayrıca kola cevizi içerir; ama Coca-cola içermez, kimyasal testler böyle bir durumu belirlememiştir.

Coca-cola bugün için, kokain yapraklarını tıbbi kullanım amacıyla arındırmak için bir Birleşmiş Milletler yasası kullanır. Çünkü kokain, kokain ağacı yapraklarında doğal olarak bulunur, günümüzün Coca-cola'sı "harcanmış", veya işlenmiş kokain ağacı yapraklarını kullanır, içeceği lezzetine katılmak üzere bunlar kokain çıkarma işleminden geçer. Kokain ağacının yaprakları Peru ve Bolivya gibi ülkelerden ithal edilir ve Stepan adında kimyasal alanda uzman bir şirket tarafından işleme tutulduktan sonra kokaini çıkarılmış kalıntılar Coca-cola'ya satılır. Bazı kişiler, bu işlemin, moleküler küçüklükteki kokain alkoloidlerinin tümünü çıkaramayacağını, bu yüzden içeceğin hâla kalıntı miktarlarda uyuşturucu içerdiğini söylerler. Coca-cola şirketi, halen Coca-cola'da var olan kokain ağacı yaprağı hakkında yorum yapmayı reddetmektedir.Türkiye'de Antalya'da bir mahkeme davasında, Türkiye Coca-cola'daki cochineal boyasından bahsetmiştir, fakat şirket şu anda boya kullandığını yalanlamıştır.

Koşer Coca-cola
Yahudilerin hamursuz bayramı olarak bilinen Passover için üretilen Koşer (Yahudiler için helal olan) Coca-cola, 2 litrelik şişelerde satılır ve sarı kapağının üzerinde, OU-P işareti bulunur, bu da Ortodoks Yahudi Birliği'nin bu içeceği Yahudi Bayramı için Helal olarak belirttiğini gösterir, veya üzerinde CRC-P yazılı beyaz kapak belgelendirmenin Chicago Hahamlar Birliği tarafından yapıldığını belirtir. Her zamanki Coca-cola formülü koşer olduğu halde, Hamursuz Bayramı'nda Aşkenaz Yahudileri Yüksek Früktoz Mısır Şurubu(YFMŞ)'nun da dahil olduğu bazı besinleri tüketmez.
Koşer törelerinden çok daha sıkı ve daha karmaşık olan Kaşrut törelerine göre, şeker temelli formüllerin bile hâla formülünün ve şişeleme tesisinin belgelenmesi gereklidir.

Meksika Coca-cola
Amerika'da, tüketicilerden Kola'yı eski halde tutmak için güçlü bir talep vardır. Bu yüzden Coca-cola, Meksika'da ürünlerini şeker bazlı olarak ve geleneksek depozitolu cam şişelerde satar. Son zamanlarda, genç kola tüketicileri arasında şöyle bir inanç ortaya çıktı; bunun Kola'nın gelecekte çıkacak yeni formülü olacağını düşünüyorlar. Şirket insanlara "Meksika kolası" satın almaları için şeker-temelli Coca-cola aramalarını tavsiye ediyor.